Velhasıl çok garipsin insanoğlu; Bir yandan başın esfeli safilinde bir yandan hayvandan da aşağı olabilirsin. Ne garip bir durum evet insanoğlu eğer insanlığını yitirirse hayvandan daha aşağı bir seviyeye iner ve eşrefi mahlûkat olan sıfatlarımızdan tek tek ayrılır rezil bir duruma düşer. Peki, nedir bizi insan yapan Farklılığımız? Evet, biz biz yapan değerlerimiz öncelikle düşünme yetisi ancak ben sadece düşünme yetisini kabul etmiyorum; bence bizi insan yapan, eşrefi mahlûkat yapan iyi insan olma amacı taşıyan düşüncelerimiz ve sadece düşünce de yetmez, bu düşüncelerimizi bilinçli bir şekilde hareketlerimize dökmemiz. Yani örnek verecek olursak; bir insan çalışmaz, haysiyetten yoksun akşama kadar boş boş dolanır, içer gelir eve eşine dünyayı dar eder, çocuklarının rızkını içki masasında harcar ve Allah tanımaz, kitabı bilmez… Ve biz sırf düşünebiliyor diye insan mı diyeceğiz bu şahsa. Hayır asla… İnsan olma erdemli olmaktır, zaten bütün dinlerin özünde, temelinde insanı insan yapan değerlerin üzerinde durulur. Eğer biz bu değerleri bir kenara bırakıp, bu dünyaya geliş amacımızı unutup, kişisel zevkler için milyonlar harcayıp bu dünya da misafir olduğumuzu bir an olsun hatırlamayıp, yaşıyorsak bu gidişe bir dur demek lazım. Unuttuk insan olduğumuzu ve kaybettik insanlığımızı. Evet, ey insanoğlu çok garip bir haldesin vesselam. Dünyada insanlar açlıktan ölürken, ta marsa kadar gidersin milyar dolarlar harcarsın canlı var mı? Diye. Kapı komşunu tanımaz, kapısını çalmazsın, çocuğuna tablet alırsın da bir sarılıp öpmezsin gökdelenler dikersin gökyüzüne de Arşın sahibini tanımazsın… Nasıl oldu da bu hale geldik bilinmez, her şey aniden gelişti; bir baktık yok… Unuttuk… Sabah bir kalktık ki insanlık bitmiş… Yok! Arattık marketlerde! Avm’ lerde! Yok yok. Sanki yer yarıldı da içine girdi yahut kuş oldu da uçtu gitti. Ondan sonra başladı trajedi; Selam vermez olduk, kimseye tebessüm etmez, olduk kabuğuna çekildi insanlık, dostluğu tanıyan yok zaten. İş öyle bir yere geldi ki Tv’ leri dost kitapları düşman yaptık. Yahu Biz nasıl bir bataklığa battık! Aile olma bilincimiz; evlilik programlarına kaldı, çocuklarımıza savaşları miras bıraktık. Kandık kandırıldık, Aldattık aldatıldık… Bizi İnsan yapan değerlerimizi bir bir kaybettik… Şairin dediği gibi “O güzel insanlar O güzel atlara binip gittiler”. Hani o güzel renkli günler, çocuk seslerinin süslediği sokaklar, akşam ezanıyla komşuların komşulara götürdüğü yemek kokuları… Ne güzeldi gökyüzü. Yıldızlar ışıl ışıl. Güller bir başka kokardı sanki. Hani arkadaşlık komşuluk? Kayboldu en güzel değerlerimiz; Sıcak ekmek gibi selamlar, yağmur kokusu gibi huzur veren insanlarımız nerde? Soruyorum ey insanlar insanlık nerde? Yoksa en son limandan kalktı mı bu son gemi ya da bu son duraktan geçti mi bu son tren… Hasan Ali GEZER